Fotograf Makinesi Satinalma Rehberi
Bölüm 4:
BILMENIZ GEREKEN HERSEY

Satinalma rehberimizin en canalici makalesine gelmis bulunuyoruz. Bu rehberin içerigine dahil olan (yukarida listelenen) diger makaleleri okudugunuzu varsayiyoruz. Bu bölümde, makinelerin teknik özellikleriyle ilgili ayrintili bilgiler verecegiz. Sitemizin çesitli bölümlerinde anlatilan konularin derlendigi bu bölümü bitirdiginiz zaman, dijital fotograf makinelerinin hangi özelliklerine bakmaniz gerektigini, bunlarin pratikte ne anlama geldigini kavramis olacaksiniz. Su hatirlatmayi yapmak belki yerinde olacaktir: Sitemizin tümünde oldugu gibi bu bölümde de "dijital fotograf makinesi" demekle markali ve kaliteli ("en iyi dijital") makineleri kastediyoruz. Bu bölümde inceleyecegimiz temel özellikler ve kisaca tavsiyelerimiz Makine tipi Sadece aile veya hatira fotograf çekecekseniz Bas-Çek veya Kompakt model alin. Eger imkâniniz ve fotografçiliga hevesiniz varsa SLR-benzeri makine alabilirsiniz. Fiyat ve maliyet Ucuz makinenin özellikleri de az olacaktir. Evde baski yapacaksaniz sadece yazici fiyatini degil sayfa basina basim maliyetini de düsünün. Çözünürlük (megapiksel) Büyük boyutlu baskilar almayacaksaniz 3 veya 4 MP yeterlidir. Optik zum SLR-benzeri makinelerde 10x-12x zum varken diger modellerde genellikle 3x zum bulunur. Fazlasi elbette iyidir. Odak ayari Otomatik ayar tüm makinelerde vardir. Manuel odak ayarinin da bulunmasi bazi durumlarda çok gereklidir. Makro (yakin çekim) modu Makro mesafesi ne kadar kisa olursa o kadar iyidir. (Örnegin 10 cm yerine 5 cm.) Ayrica makinenin makro çekimde gereken ayrintiyi yakalayabilmesi önemlidir. Degistirilebilir (dönüstürücü) lensler SLR-benzeri bir makine aliyorsaniz donüstürücü lensleri desteklemesi önemlidir. Diger makine siniflari için gerekli olmayabilir. Poz süresi (enstantane) En genis aralik degerine sahip makineyi seçmelisiniz. Örnegin 1/4000 ilâ 30 sn. Vizör ve LCD ekran Ekran büyük ve çözünürlügü yüksek olmali. Açilir-döner ekran olmasi avantajdir. Optik vizör yerine elektronik vizör olursa aynen LCD ekrandaki görüntüyü görürsünüz. Pil türü Lityum-iyon pil daha performanslidir. Sarj cihazi makineyle birlikte gelir. Ancak yedek pil almak isterseniz AA/AAA türü pillerden daha pahalidir. Bellek karti Yüksek kapasiteli bir tek kart yerine 2 kart alin. Örnegin 512 MB yerine 2 tane 256. Biri bozulursa (evet bozulabilir!) digerini kullanmaya devam edersiniz. Tasarim (Ergonomi, Boyut, Saglamlik, Agirlik) Satinalmaya karar verdiginiz makineyi mutlaka elinize alip deneyin. Tasarim ve ergonomisinin size uygun oldugundan emin olun. Video modu Makinede iyi bir video modu olmali: VGA (640x480) 30 fps. Makine video çekerken optik zum yapabiliyorsa avantajdir. Flas Eger kullanacaksaniz harici flas baglantisi arayin. Dahili flaslarin mesafesinin yüksek olmasini tercih edin. Panorama modu Panoramik çekimlere ilgi duyuyorsaniz bu mod oldukça isinize yarar. Seri çekim (burst) modu Saniyede en fazla kare çeken ve maksimum resim sayisi yüksek olan makineyi tercih ediniz. Örnegin: Saniyede 3 resim, en fazla 12 resim. Zamanlayici ve uzaktan kumanda Zamanlayici tüm makinelerde bulunur. Uzaktan kumanda hem çekim hem izleme modunda kullanislidir. Efektler Makine üzerinde yapilan efektlerin tümünü ve daha fazlasini bilgisayarda yapmak mümkün oldugu için zorunlu bir özellik degildir. Yazilim Yazilim genellikle makineye özgü oldugu için seçme sansimiz olmaz. PC'ye baglanti olanaklari Tüm makineler USB'den transfer imkâni verir. USB 2.0 olmasi resim aktarim islemini çok hizlandirir. PictBridge destegi PictBridge uyumlu yazicidan baski almak için fotograf makinesi de PictBridge özelligini desteklemelidir. Yukarida belirttigimiz özelliklerle ilgili ayrintili açiklamalar Makine tipi Dijital fotograf makineleri çesitli sitelerde çesitli biçimlerde siniflandirilmaktadir. Ancak genel kabul gören bazi siniflar mevcuttur. Biz sitemizde bu genel kabul gören tipleri temel alarak bir siniflandirma yapiyoruz. Bize göre tüketici sinifi (yani profesyonel olmayan) dijital makineler 3 sinifta toplanir: Bas-Çek : Bu makineler küçüktür, kolay tasinabilir, genellikle 3x optik zuma sahiptir (bazilarinda optik zum yoktur), degistirilebilir lens kullanamazlar. Manuel kontroller ya hiç yoktur ya da sinirlidir. Tümüyle otomatik çekim yapmak üzere tasarlanmislardir. Kompakt : Bu tarz makineler otomatik modda çekim yapmanin ötesinde özelliklere de sahiptirler. Bazilarinda tüm manuel kontroller bulunur. Genellikle 3x optik zum degerine sahiptirler. SLR-benzeri : Bunlar yari-profesyonel makinelerdir. Genellikle optik zum degerleri yüksektir (10x, 12x). Tüm manuel kontrolleri mevcuttur. Bazilarina harici flas takilabilir, degistirilebilir objektifleri desteklerler. Fiyat ve maliyet En ucuz dijital fotograf makinesi bile, iyi bir filmli makineden pahalidir. Fakat bunu "ilk alim maliyeti" olarak adlandirmamiz daha dogru olacaktir. Çünkü dijital makinenin "kullanim maliyeti" filmli makineden daha düsüktür. Ancak tüm dijital cihazlarda oldugu gibi fotograf makineleri de kullanim orani arttikça fiyatini daha rahat amorti eder. Diger bir deyisle, dijital makineyi ne kadar çok kullanirsaniz ödediginiz paraya o kadar deger. Genel olarak dijital makinelerin en ucuz fiyatlilari optik zum özelligi bulunmayan modellerdir. Orta fiyat sinifinda çok sayida makine vardir ve özellikleri birbirine çok yakindir. En pahali dijital makineler ise 2 türdür: Birinci grupta, yüksek özelliklerle donatilmis SLR-benzeri (yari profesyonel) modeller bulunur. Ikinci grup ise, ince ve estetik ("stylish") ayni zamanda kolay tasinabilir ve becerikli makinelerden olusur. Fiyat konusunda baski maliyetine de deginmek gerekiyor: Günümüzde dijital resimlerin baski fiyati film tab ettirmekten biraz yüksek. Ancak kisa zaman içinde bu farkin ortadan kalkacagini tahmin edebiliriz. Çözünürlük (megapiksel) Bu konuda ayrintili makalelerimiz oldugu için burada kisa bir özet yapacagiz. Genel olarak sunu söyleyebiliriz: Eger çekilen resimler kâgida basilmayip ekrandan izlenecekse 3 megapiksel (MP) çözünürlük yeterli olacaktir. (Zaten daha asagisi da artik pek bulunmuyor.) Eger resimler kâgida basilacak ancak baski boyutu 20x25 cm'yi asmayacak ise gene 3 MP yeterlidir. Ancak resimlerin yüksek kalitede (çözünürlügü yüksek bir yazicida) veya büyük boyda basilmasi sözkonusu ise bu durumda 4 MP ve üzeri çözünürlükler aranmalidir. Optik zum Bir makinede optik zum (yakinlastirma) özelliginin bulunmasi makinenin fiyatini arttirir. Çünkü makinenin objektifi zum yapabilecek türde bir objektiftir ve zumlama islemi için makineye ekstra parçalar yerlestirilir. Ancak günümüzde optik zumu olmayan dijital makine bulmak oldukça zordur. Ancak dijital fotograf makinesine çok dar bütçe ayiran kisiler optik zumu olmayan bir model düsünebilir. Dijital zum özelligine aldanilmamalidir. Çünkü bu gerçek bir zum degil resmi büyütmekten ibaret bir islemdir, hiçbir degeri yoktur. Ancak maalesef bu özellik bazan tüketicileri yaniltici sekilde bir reklâm araci olarak kullanilmaktadir. Bazi makinelerde örnegin 30x toplam zum seklinde ifadeler bulunur. Sizin ilgilenmeniz gereken sadece optik zum degeridir. Dijital zum kesinlikle dikkate alinmamali ve kullanilmamalidir. Odak ayari Gözümüzü bir noktaya odakladigimiz zaman o nokta net görünürken görüs alanimiz içindeki diger bölgeler biraz daha bulanik görünür. Gözümüzü baska bir yere çevirdigimizde tekrar odaklama yapilir. Iste gözümüzün hiç yorulmadan ve son derece hizli bir sekilde yaptigi bu otomatik odaklama islemi tüm dijital makinelerde de vardir. Makinenin otomatik olarak odaklamayi gerçeklestirmesinin avantajlari oldukça açiktir. Resmi çekmek için kullaniciya sadece deklansör dügmesine basmak kalir. Ancak bazan resmini çekecegimiz sahnenin belli bir bölgesine odaklanmak isteriz. Oysa otomatik odaklama sistemi ya sadece merkez noktaya ya da -kullanilan otomatik odaklama yöntemine göre- belli bir noktaya odaklanir. Böyle durumlarda makinede manuel odak ayarinin bulunmasi gerekir. Sadece bas-çek tarzi resim çeken kisiler için manuel odaklama özelligi bir ihtiyaç degildir. Ancak belli bir düzeyde fotografçilik bilgisine sahip ve(ya) fotograf çekerken yaraticiligini konusturmak isteyen kisiler için bu özellik mutlaka olmalidir. Böylece resim çekerken makineden kaynaklanan kisitlamalar olmayacaktir. Makro (yakin çekim) modu Makro çekimler, aslinda fotografçiligin özel bir türüdür. Geleneksel olarak, bu tarz çekimler için ayri objektifler alinir ve özel çekim teknikleri uygulanirdi. Ancak dijitalin sagladigi kolayliklar buraya da etki etti. Günümüzde makro moduna sahip olamayan dijital fotograf makinesi neredeyse yok gibi. Makro modunda önemli olan konu elbette makinenin bir objeye en fazla ne kadar yaklasabildigidir. Örnegin 3 cm'den makro çekim yapabilen bir makine, 10 cm'ye kadar makro çekebilen makineden -mesafe açisindan- daha beceriklidir. Bunun yanisira, çekimin sahip oldugu ayrinti da önemlidir. Yani, makro çekimde makine yakalamasi gereken ayrintiyi yakalayabiliyor mu? Degistirilebilir (dönüstürücü) lensler Bu özellik fotografçilikta tecrübeli kullanicilar tarafindan aranir. Makine bu tür objektifleri destekliyorsa, degisik açili objektifler veya filtreler kullanarak daha yaratici sonuçlar alinabilir. Bu tür lensler genellikle üst sinif (SLR-benzeri ve D-SLR) makinelerde bulunur. Bu noktadaki dezavantaj sudur: Her makinede o markanin dönüstürücü lenslerini kullanmak gerekiyor ve bu lensler hem çok az sayida hem de biraz pahali. Poz süresi (enstantane) Pozlama süresi, resmi çekerken diyafram araliginin ne kadar süreyle açik kalacagini belirtir. Bu süre ne kadar kisaysa, diyafram o kadar hizli açilip kapanir. Bu durum çok hareketli resimleri -örnegin spor müsabakalarinin resmini- çekmek için idealdir. Poz süresinin uzamasiyla birlikte makinenin sabitlenmesi ihtiyaci dogar. Çünkü makine sabitlenmezse elimizin en ufak titremesi bile resme akseder ki bu durumda resim bulanik çikar. Yüksek pozlama süresi gece çekimleri için idealdir. Çünkü gece isik düzeyi azdir ve diyafram ne kadar açik kalirsa o kadar çok isik içeri girer. Pozlama süresinin uzun kullanildigi bir diger durumda resimlerde belli bir etki yaratmak için belli yerlerin bulanik çekilmek istenmesidir. Örnegin bir selale resmi çekerken, selalenin bulanik çekilmesi hareket duygusu yaratir. Alacaginiz makinenin en genis enstantane araligina sahip olmasina bakmalisiniz. Örnegin, en düsük poz süresi 1/2000 en yüksek poz süresi 8 sn olan bir makine yerine, en düsük 1/4000 en yüksek 16 sn olan bir makine tercih edilebilir. Ancak bu tamamen makineyi kullanma yeriniz ve yönteminizle ilgilidir. Vizör ve LCD ekran LCD ekran ve vizör resmini çekeceginiz sahneleri çerçevelemenizi saglar. LCD ekranlar dijital teknolojinin sundugu bir özelliktir. Klasik fotograf makinelerinde sadece optik vizör seçenegi bulunuyordu. Dijital makineler bu noktada LCD ekranin yanisira EVF denilen "Elektronik Vizör" yeniligini de getirmistir. Bu tip vizörler, optik vizör gibi sadece sahneyi gösteren bir camdan ibaret degildir. EVF ayni LCD ekrandaki görüntüyü gösteren küçük bir televizyon gibidir. Optik vizörden farkli olarak EVF'de optik zum yapilarak sahneye yaklasildigi zaman bunu görebilirsiniz. Öte yandan optik vizörün avantaji düsük isiklarda bile çekeceginiz sahneyi görebilmenizdir. Bazi LCD ekranlar (ve dolayisiyla EVF'ler) ortamin isik yogunluguna göre ekran parlakligini arttirirlar. Hatta bazi modeller çok düsük isikta renkli yerine siyah-beyaz moda dönerek algilayicilar yardimiyla size görüntü sunarlar. Alacaginiz makinede bu özellik kullanim açisindan önemlidir. Gerek LCD ekranin ve gerekse -eger varsa- EVF'nin büyüklügü ve çözünürlügü önemlidir. Büyük bir LCD ekran tercih etmekte fayda var. Bazi makinelerde açilir-döner türde ekran mevcuttur ve bu kullanisliligi oldukça arttirmaktadir. Genellikle standart kullanicilar LCD ekran yardimiyla pozlamayi ayarlar. Ancak bazi durumlarda, örnegin çok parlak günes isigi altinda veya pilin azaldigi durumlarda vizör kullanmak zorunluluk olabilir. Pil türü Dijital fotograf makineleri, çok sayida elektronik ve mekanik parça içerdigi için yüksek enerjiye ihtiyaç duyarlar. Pil tüketimi dijital teknolojinin dezavantajlarindan biridir. Özellikle LCD ekranin kullanimi pil tüketimini ciddi düzeyde arttirir. Diger güç tüketen eylem, zum yapmaktir. Çünkü zum yaparken zum motoru objektifi fiziksel olarak hareket ettirir. Bu da fazladan güç harcanmasi demektir. Genellikle pil türü makine seçmekteki ana kriterlerden degildir. Bir makine seçilir ve o makine hangi tür pil kullaniyorsa o pille çekim yapilir. Bu noktada makineler 2 grupta toplanir: Bir kismi sarj edilebilir AA veya AAA tipi pil kullanir, digerleriyse makineye özgü bir lityum-iyon pil kullanir. Normalde lityum-iyon pilin avantajlari makineyle birlikte gelmesi, daha kisa sürede sarj olmasi ve daha fazla güç saglamasidir. Dezavantaji ise makineye özel olmasi ve yedek pilin -nisbeten- pahali olmasidir. AA/AAA türü piller ise ucuzdur, istendigi kadar yedek tasinabilir ve standarttirlar. Dezavantajlariysa daha az verimli olmasidir. Bellek karti Tipki pil türünün seçilememesi gibi, bellek türü de makineye baglidir. Alinan makine ne tür bellek kullaniyorsa o türde bellek karti aliriz. Örnegin Sony fotograf makinesi alirsaniz mutlaka MemoryStick kullanmak zorundasiniz. Oysa örnegin SD kart daha ucuz ve maksimum kapasitesi daha fazladir. Bazi makinelerde dahili bellek bulunur. Her ne kadar bu bellek az da olsa (8, 16 veya 32 MB) makinenin içinde oldugu ve ayrica tasinmasi gerekmedigi için avantajlidir. Örnek kullanim söyle olabilir: Bazi favori resimleri bellek kartindan dahili bellege aktararak karti formatlayabilirsiniz. Sonra bu favori resimlerinizi tekrar bellek kartina kopyalarsiniz. Bu islem için bilgisayar kullanmaniza gerek kalmaz. Çok az sayida da olsa bazi makineler (örnegin Canon PowerShot S1) MicroDrive adi verilen bir kart türünü destekler. Bu aslinda CompactFlash Type II boyutunda mini bir harddisktir ve 8 GB gibi yüksek miktarda bilgiyi depolayabilir. Yüksek kapasiteli bir tek kart (örnegin 512 MB) yerine 2 adet kart (örnegin 2x256 MB) alin. Biri bozulursa digerini kullanmaya devam edersiniz. Ayrica bir karta resim çekerken digerine video çekebilirsiniz. Son olarak yüksek kapasiteli kart daha fazla resim depolayabildigi için resimler arasinda dolasmak daha uzun zaman alir. Tasarim (Ergonomi, Boyut, Saglamlik, Agirlik) Günümüz dijital makineleri giderek küçülmektedir. Ancak bazi modeller gerçekten minicik iken bazilari bunlarin yaninda gerçekten dev gibi kalir. Peki bu iki tür makine ayni özelliklere sahip veya ayni performansta olabilir mi? Kuskusuz hayir. Çünkü bu makinelerin kullanim sekileri farklidir. Ince modeller daha ziyade estetik ve kolay tasinabilir makineler arayanlar içindir. "Dev" makineler ise makinede bol bol özellik arayanlara hitap eder. Bu makineler örnegin dönüstürücü objektifleri desteklerken, ince modellerin bazisinda vizör bile bulunmaz. Buradan anlasilmaktadir ki, makinelerin küçülmesi bazi özelliklerinden feragat edilmesi anlamina geliyor. Dijital fotograf makineleri aslinda oldukça saglam tasarlanirlar. Ancak ne kadar olsa elektronik bir cihaz olduklari için hassastirlar. Tahmin edilecegi gibi bu cihazlari, sudan, nemden, direkt günes isigindan ve asiri soguktan korumak gerekir. Ayrica kullanilmadigi zaman objektifin kapagi mutlaka takilmalidir. Ergonomik açidan bakinca, makinenin ebatindan ziyade elinize rahat oturmasi ve kullanisli olmasi önemlidir. Örnegin vizörden bakarken burnunuz LCD ekrana degmemeli, parmaklariniz cihazin dügmelerine kolayca erisebilmelidir. Video modu Sitemizin çesitli yerlerinde alacaginiz makinede iyi bir video modu aramaniz gerektigini belirtmekle birlikte sunu hatirdan çikarmamak gerekir ki, bu makineler öncelikle resim çekmek içindir. Ancak günümüzde dijital fotograf makineleri o kadar iyi video özellikleriyle donatilmaktadir ki, iyi bir fotograf makinesinde iyi bir video özelligi aramak mantiksiz degil. Su anda en iyi video modu sudur: 640x480 (VGA) çözünürlükte 30 fps (saniyede 30 kare). Özellikle son çikan modellerin çogunda bu video moduna rastlamak mümkündür. Buna "VGA modu (yani 640x480) veya "TV kalitesinde video" denmektedir. Genellikle makineler bellek kartina bagli olarak kayit uzunlugu sunmakla birlikte, -az sayida da olsa- bazi modellerde sinirli video çekilebilmektedir (örnegin sadece 30 sn veya 3 dk). Video çekiminde önemli bir nokta sudur (Bu nokta aslinda fotograf makinelerini de video kameralardan ayirir): Çogu fotograf makinesinde video çekimi esnasinda optik zum özelligi kullanilamaz. Bunun nedeni, makinenin videoyu sesli olarak çekerken, optik zum esnasinda zum motorundan gelen sesi de kaydetmesidir. Sonuçta motor homurtulariyla dolu bir video çekmek sözkonusu olur ki, bu durumda sesli çekim yapmanin bir anlami kalmaz. Video çekimiyle ilgili son nokta ise çekimin sesli yapiliyor olmasidir. Ancak günümüzde neredeyse sessiz çekim yapan makine kalmamistir denebilir. Flas Fotografi vareden sey "isik"tir. Isik olmadan fotograf olmadigi gibi, isigin miktari da fotografin kalitesi üzerinde çok etkilidir. Her ortamda istedigimiz düzeyde isik bulunmayabilir. Bu durumda yapay bir isik kaynagi yaratip resmi bu sekilde çekmek gerekir. Iste flas fotografçilikta bu denli büyük bir öneme sahiptir. Tüm dijital fotograf makinelerinde dahili flas mevcuttur. Farkli olan sey, flas modlaridir. Bazi makinelerde çok çesitli flas modlari bulunurken bazilarinda temel birkaç flas modu bulunur. Örnek olarak, dolgu flas, yavas senkronlu flas, kirmizi-göz önleme flasi gibi modlarin kullanilmasi gereken durumlar vardir ve alinacak makinede ne kadar çok flas modu bulunursa o kadar iyidir. Flas modlarinin sayisindan baska -hatta ondan daha önemli olan- flasin etki mesafesidir. Makinenin dahili flasinin etki mesafesi oldukça sinirlidir, 3 ilâ 8 metre arasinda degisir. Burada dogal olarak mesafenin yüksek olanini aramaliyiz. Ancak özellikle SLR-benzeri makinelerde daha yaratici ve zihinde canlandirilan kompozisyona uygun çekim yapabilmek için makinenin harici flas baglantisini destekliyor olmasi gerekir. Panorama modu Özellikle manzara resimlerinde genis bir alani çekmek isteriz. Kadraja sigan görüntüyü yeterli bulmayiz. Hatta öyleki genis açi objektifi kullandigimizda bile yeterli gelmeyebilir. Bu durumda makineyi üçayak (tripod) üzerinde sabitleyerek ve ekseni etradinda yavas yavas çevirerek manzaranin birkaç poz resmini çekeriz. Sonra çektigimiz bu resimleri bilgisayarda birlestirir ve manzaranin panoramik görüntüsünü elde ederiz. Ancak beklenebilecegi gibi bu proses kusursuz bir sekilde islemez. Çünkü makineyi çevirip baska bir poz aldigimizda makine pozlama ayarlarini tekrar bastan yapar. Bunu sonucunda resimler birbirini tamamlamayabilir. Iste bazi makinelerde panorama modu vardir ki, bu modda çekim yaparken makine çekim boyunca pozlama ayarlarini sabit tutar. Bu moda sahip olan bazi makineler bir önceki resmi de göstererek size çekim sirasinda yardimci olur. Seri çekim (burst) modu Dijital makineler çekim süresi konusunda dezavantajlidir. Çünkü filmli makineler gibi resmi dogrudan alip kaydetmez. Resim bir dizi prosesten geçirildikten sonra kaydedilir. (Bu konuda ayrintili bilgiyi FotoKurs bölümümüzde bulabilirsiniz.) Sonuçta makinenin bir sonraki resmi çekmeye hazi duruma gelmesi zaman alir. Bu dezavantaji gidermek için, makinelere seri çekim ("burst mode" veya "continuous drive") özelligi eklenmistir. Makine bu modda iken çekim yapildiginda ayni sahnenin ardarda birkaç resmi çekilir. Saniyede kaç resim ve en fazla kaç resim çekilebildigi makineye göre degisir. Hizli gelisen olaylari takip ederken resim çekecekseniz ve özel bir ani kaçirmak istemiyorsaniz kullanilmasi gereklidir. Örnek olarak: Bir sinek kusunun resmini çektigimizi düsünelim. Bu kus o kadar hizli kanat çirpar ki, enstantane degerini en hizliya ayarlasaniz bile ancak bir tek ani yakalarsiniz. Oysa seri çekim modunda farkli kanat konumlarini yakalama sansi dogar. Zamanlayici ve uzaktan kumanda Tüm dijital fotograf makinelerinde zamanlayici özelligi vardir. Bu özelligin örnek kullanim sekilleri söyle olabilir: Makinenizin zamanlayicisini ayarlayarak ve makineyi bir yere koyarak arkadaslarinizla birlikte kendinizi çekebilirsiniz. Ya da elinizi titretmeden çekmeniz gereken bir poz için makine üçayak üzerindeyken bile deklansör dügmesine basmak çok hafif de olsa bir sarsintiya neden olabilir, zamanlayiciyi ayarlayarak çekmek ise hiçbir fiziksel müdahale gerektirmedigi için daha güvenilirdir. Uzaktan kumanda ise makinelerin pek azinda bulunan bir özelliktir. Bazilari kablolu bazilari ise kablosuz olabilir. Yanina yaklasilamadigi ve zum ile yaklasmanin da yetersiz oldugu durumlarda uzaktan kumanda yardimiyla çekim yapilir. Ayrica izleme (playback, review) modunda, makine TV'ye bagliyken uzaktan kumanda ile daha kolay kullanim imkâni dogar. Efektler Genellikle tüm dijital makinelerde temel bazi resim efektleri standart olarak bulunur. Bunlarin basinda siyah-beyaz, sepya (eskitme) ve negatif gelir. Makinede efekt kullanimi çok aranmasi gerekmeyen bir özelliktir. Çünkü makine üzerinde yapiloan tüm bu efektler ve daha fazlasi bilgisayarda programlar vasitasiyla yapilabilir. Yazilim Aslinda makinenin yazilimini seçme sansimiz bulunmaz. Çünkü her makine, üretici tarafindan yazilan veya pakete dahil edilen programlar yardimiyla kullanilir. Ancak özellikle son isletim sistemleri (örnegin Windows XP) makinenin bilgisayara bagli oldugunu otomatik olarak anliyor ve transfer yapabiliyor. Fotograf makinesinin programini kullanmak, bilgisayar konusunda fazla bilgili olmayan kullanicilarin önceligi olabilir. Deneyimli bilgisayar kullanicilari makinenin bellek kartinin bilgisayar tarafindan "çikarilabilir disk" gibi algilandigini bilir ve araci bir program kullanmadan dogrudan kart üzerinde islem yapabilir. PC'ye baglanti olanaklari Bilindigi gibi dijital makineleri çekilen resimleri bellek kartlarinda saklarlar. Kartin üzerindeki resimlerin bir sekilde bilgisayara aktarilmasi gerekir. Genellikle dijital makinelerin tamaminda USB baglantisi bulunur. Burada önemli olan makinenin özellikle de yeni model makinelerin USB 2.0 baglantiyi desteklemesi gerektigidir. Bu veriyonu önceki versiyon olan USB 1.1'e göre çok hizlidir ve bu hiz gereklidir. Çünkü bellek kartlarinin kapasitesi, makinelerin çözünürlügü, videolarin boyutu artmaktadir. Bu kadar artan bilgiyi PC'ye transfer etmek için baglantinin hizli olmasi elbette ki avantaj saglayacaktir. PictBridge Destegi Özellikle son çikan modellerde yaygin olarak PictBridge destegi bulunur. Bu özellige sahip makineleri -arada bilgisayara ihtiyaç duymadan- dogrudan PictBridge uyumlu yaziciya baglayip resimlerinizi basabilirsiniz. Hatta bazi foto yazicilar baski almadan önce üzerlerindeki LCD ekran yardimiyla resmi görüp edit etmenize de olanak verirler (örnegin resmin kontrast, parlaklik ayarlarini yazici üzerinde yapabilirsiniz). Alacaginiz makinede bu özelligin bulunmasi iyi olur. Ancak burada bir konuya açiklik getirelim: Dijital makinelerle çekilen resimlerin çok büyük bölümü tam otomatik modda çekilir. Bunun anlami sudur: Her bir poz olmasi gereken en ideal ayarlarla çekilmez. Bu nedenle resimlerin baski alinmadan önce "dijital karanlik oda" diye tabir edebilecegimiz bir asamada iyilestirilmesi gerekir. Bu asamada renk, parlaklik, kontrast vb. ayarlar yapilir. Yazici üzerinde yapilan edit islemleri hiç yoktan iyidir ancak oldukça sinirlidir.